Seferihisar’a Orhanlı köyünde jeotermal kaynak arama çalışmaları için verilen ÇED kararlarına karşı asırlık zeytin ağaçlarını korumak için dava açan köylüler davayı kazandı. Yaşam alanlarını ve geçim kaynaklarını yok edecek olan projeye karşı kazandıkları bu davanın oldukça önemli olduğunu vurgulayan Orhanlı köylüleri, her türlü jeotermal projesine karşı mücadelelerini sürdüreceklerini vurguladı.
Orhanlı köyündeki jeotermal enerji santrali (JES) projesi kapsamında yürütülen sondaj faaliyetlerinin, proje sahası ile alakası olmayan 2016 tarihli Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir kararı gerekçe gösterilerek, ÇED sürecinin dışında bırakıldığını öğrenen 99 köylü ve Orhanlı Köyü Kültür Doğa Gençlik ve Spor Kulübü Derneği, zeytin ağaçlarına ve yaşam alanlarına geri dönüşsüz olarak zarar verecek olan bu projenin iptali için dava açmıştı. Orhanlı köylüleri, İzmir 3. İdare Mahkemesi’nin verdiği yürütmeyi durdurma kararının, geçim kaynakları olan zeytin ağaçlarının ve yaşam alanlarının korunması için oldukça önemli olduğunun altını çizdi.
Bilirkişi Raporu: Çevre ve Halk Sağlığını Tehdit Ediyor
Köylülerin açtığı dava sonucu, İzmir 3. İdare Mahkemesi tarafından atanan bilirkişi heyetinin raporunda yer alan; projenin yüzey ve yeraltı sularıyla tarımsal ürünlerin ve toprağın kirletme riski olduğu, sondaj alanının yerinin doğru olmadığı, sondaj kuyularının yerleşim yerlerine yakın olması nedeniyle ağır metallerin ve çıkan gazların çevreye ve halk sağlığına zarar verebileceği gibi önemli tespitler ışığında verilen mahkeme kararına göre JES projesinin ÇED Yönetmeliği kapsamı dışında yapılamayacağı belirtildi.
99 Köylü ve Köy Derneği Dava Açmıştı
Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci dışında bırakılarak, zeytin ağaçlarının içerisinde ve köy yerleşiminin yanı başında çalışma izni verilen jeotermal sondaj kuyusuna açtıkları davayı kazanan Seferihisar’ın Orhanlı köylüleri, proje sahibi şirketin hukuksuz olarak yürüttüğü çalışmalara tepkili. Hukuka aykırı işlemlere karşı açtıkları davayı kazanan köylüler, şirketin bundan önce köyün düğün ve piknik alanlarını hiçbir yasal izin olmadan şantiye alanı yaparak işgal etmesine tepki göstermiş, tepkiler sonucunda şantiye alanı Seferihisar Belediyesi yetkililerince kaldırılmıştı. Daha sonra aynı şirketin köylülerin tapulu arazilerinden ve orman içinden yine hukuk dışı yollarla ve izinsiz olarak yol açmaya çalışması üzerine, arazilerini tellerle çevirmek zorunda kalan köylüler, şirket yetkilileri hakkında Seferihisar Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmuşlardı. Ayrıca 26 adet asırlık zeytin ağacını kesen şirket hakkında şikayette bulunan Orhanlı köylüleri, atalarından miras aldıkları zeytin ağaçlarını yok eden şirkete karşı tepkilerini dile getirmişti.
“Jeotermal Projelerine Geçit Vermeyeceğiz.”
Mahkeme kararı ardından köy sakinleri adına konuşan Orhanlı Köyü Kültür, Gençlik ve Spor Kulübü Derneği Başkanı Hasan Tahsin Akçil: “Geçimini zeytincilikle sağlayan biz Orhanlı köyü sakinleri, İzmir 3. İdare Mahkemesi tarafından verilen iptal kararını büyük bir mutlulukla karşıladık. Köyümüz asırlık zeytin ağaçlarıyla iç içe geçmiş, temiz havası ve suyuyla bugün Türkiye’nin göç vermeyen ender köylerinden birisi. Ürettiğimiz zeytinyağı bütün dünyanın en lezzetli zeytinyağları arasında tescil edilmiş durumda. Ürettiğimiz organik sebze ve meyveler ise ülkemizin her yerindeki insanların sofralarında sağlıklı gıda olarak ulaşıyor. Verilen bu karar, mücadelemizde ne kadar haklı olduğumuzu gösteriyor. Çocuklarımızın geleceği için yaşam alanımız olan bu vadideki bütün jeotermal projelerine karşı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.” dedi.