Kesin sonuçlar belli olduktan ve seçim heyecanını üzerimizden attıktan sonra soğukkanlı bir değerlendirme şart oldu…
Öncelikle, ilçemizdeki tüm yerleşim birimlerinde oy oranını arttırıp, bir köy ve bir mahalle haricinde tamamından birinci sırada çıkarak seçimin şişli rus escort kazanılması Tunç Soyer liderliğindeki CHP yönetiminin izlediği politikalarının Seferihisarlıların tüm kesimleri arasında genel kabul gördüğünün bir ispatıdır.
Sığacık’ta alınan yüksek oy oranı, rakipleri tarafından Tunç Soyer hakkında dile getirilen “çivi çakmadı, sadece reklam yaptı” söyleminin geçerli olmadığını, ilçenin diğer kesimlerine nazaran ekmeğin daha fazla büyüdüğü Sığacık’ta daha da açıkça avrupa yakası rus escort görüldüğü üzere, Seferihisar halkının genelinin izlenen tanıtım ve cittaslow politikalarını desteklediğini, ekmeğin gerçekten de büyüdüğünü kabul ettiğini göstermektedir.
Birinciliğine rağmen, CHP’nin Ürkmez’de ulaştığı oy oranının diğer yerleşim birimlerine nazaran daha düşük kalması “Geçtiğimiz 5 yılda Ürkmez ihmal edildi” söyleminde gerçeklik payı olduğunu doğrulamaktadır.
Diğer mahallelere nazaran daha alt gelir tabakasına sahip, geneli Seferihisar’a işçi olarak çalışmak üzere sonradan yerleşmiş farklı coğrafi bölgelerden gelmiş hemşerilerimizin bir araya geldiği Tepecik mahallesinde ilk defa CHP’nin birinci parti olarak çıkması ise; geçtiğimiz beş yıllık dönemde yürütülen belediye politikalarında bütünleşmenin ve kapsamanın sağlandığının, ilçemizde artık ötekileştirici siyasetin prim yapamayacağının göstergesidir.
Köylere gelirsek, Çamtepe hariç tüm köylerde CHP’nin önde çıkması, Tunç Soyer’in daha önceki belediye başkanlarının aksine köylere götürdüğü hizmetlerin ve köylere yönelik “Geleceğin Köyleri Hareketi” ile “Tohum Takası” festivalinin köylü hemşerilerimiz nezdinde büyük destek gördüğünün kanıtıdır.
Gelecek seçimlerde sonucu önceden tahmin etmek isteyenlere bir ipucu vermek gerekirse; Camikebir, Çolak İbrahim ve Hıdırlık mahalleleri yine ilçe mecidiyeköy rus escort ortalamasına en yakın yerleşim birimleri oldular ki, Seferihisar’ın ortalama siyasi görüşünü bu mahalleler ortaya koyuyor denilebilir.
Başkan adayları arasındaki 2788 oyluk farkın meclis üyesi listelerine gelindiğinde 3015’e yükselmesi, CHP’nin meclis üyesi tercihlerinin AKP’ye nazaran daha başarılı olduğunu açıkça göstermektedir.
Her ne kadar seçimi kazanmak üzere bir iddiası olmasa da; geçen yerel seçimde 599(%3,6) oy alan MHP’nin bu seçimde 1142(%5,3) oy alması Hüseyin Nail Gökdeniz’in genel seçimlerde ilçemizde %15 bandında oy alan -partisinin kazanma iddiası olmaması nedeniyle- yerel seçimlerde diğer partilere kayan oyunu azaltma anlamında başarılı olduğunu ortaya koymaktadır.
Fiiliyatta pek de varlığı olmayan Anavatan ile girdiği geçen seçimi 5224(%31,7) oy ile kaybeden Hamit Nişancı, genel seçimlerde ilçemizde 6710(%36,4) oy almış AKP ile girdiği bu seçimi ise 8444(%39,3) oy ile kaybetmiştir. Bu sonuçların bize gösterdiği gerçek iki şıklıdır ki; partilerden bağımsız olarak kendi kişisel oyu olduğu söylenen Hamit Nişancı, ya kişisel oylarını aradan geçen 5 yıl ve yaptığı AKP seçimi nedeniyle kaybetmiş ya da ilçemizdeki AKP seçmeni partisinin adayı olarak Hamit Nişancı ismini onaylamamıştır.
Tunç Soyer ise, 2009’da 7953(%43,1) oy ile kazandıktan sonra 2014 seçimlerinde aldığı 11132(%52,2) oy ile İzmir genelinde oy oranını en fazla arttıran CHP’li başkan olma başarısını göstermiştir.
Seçim sonrasında Dutlaraltı’nda yapılan sohbetlerde; CHP’nin seçim başarısına rağmen teşkilatta –özellikle yönetim kurulunda- bir yenilenmeye gideceği ve daha aktif, katılımcı politikalar izleyeceği, AKP’nin ise seçimi kaybetmesine rağmen yola Hamit Nişancı liderliğinde devam edeceği hatta henüz birkaç ay önce rozet takmasına rağmen Hamit Nişancı’nın hedefinin il başkanlığı ardından 2015 genel seçimlerinde milletvekili seçilmek olduğu dile getirilmektedir.
Yabancısı olduğu ve belki de -AKP’ye geçiş sürecinde yaşanılan kopmalar sebebiyle- efektif olmayan bir teşkilatla çalışmak zorunda kalan Hamit Nişancı’nın yeni bir teşkilat düzenlemesine ihtiyaç duyduğu muhakkak. Fakat, her ne kadar beraber gidilen piknikler, yemekler gibi uygulamalarla safları seçim mağlubiyetinden sonra dahi sık tutmaya çalışsa da, iki kez seçim kaybetmiş birini kabullenecek ve arkasından gidecek teşkilatı kurmak o kadar da kolay gözükmüyor…
CHP’nin yönetim kurulunda yenilenmeye gitmesinin yerinde olduğunu değerlendiriyorum, zira sahada çok iyi çalışan Kadın Kolları ve Gençlik Kolları’nın siyasi karar alma ve politika üretme süreçlerinde yeterince yer almadığını düşünüyorum. Önümüzdeki 5 yıllık süreç sonrasında Tunç Soyer’in ilçede tutulabilmesini mümkün görmediğimden, şimdiden bir veliaht hazırlamayı da ciddi ciddi düşünmeliler. CHP ilçe teşkilatında yapılması gerekenlerden biri de seçim sürecini tek başına -adeta sırtında- götüren İlçe Başkanı İsmail Yetişkin’in bundan sonraki süreçte tek başına bırakılmaması, yenilenme ile yönetime girecek kadın ve gençlerin ağırlıkta olduğu “gerçekten yeni yüzlerle” desteklenmesidir. Belki de #OccupyCHPSeferihisar ’ın vakti gelmiştir 😉
Son olarak, yakın çevresinden Seferihisar ölçeğinde aldığı tepkilere bakarak genel siyasete soyunacaklara bir uyarı yapmak boynumun borcu diyor; Seferihisar nüfusunun İzmir ölçeğinde yaklaşık %1 yer tuttuğunu, il genelinde nüfusu ilçemizin 10 katından da fazla ilçe belediyeleri ve bu ilçelerin partilerine yıllardır emek vermiş başkan adayları bulunduğunu da hatırlatmak istiyorum…
AYNEN KATILIYORUM.:)