Denize Kıyısı Olan Çocuklar

İnsanoğlunun ve bu gezegenin yaşam birlikteliğinde, evrimleşerek özel bir genetik tür ürettiğinin kanıtıdır; denize kıyısı olan çocuklar!..
Diğerlerinden belirgin bir şekilde ayrılır onlar…
Gökyüzünden daha koyu bir maviliğe sahip oluşundandır belki de, denizin bu çocuklara olan katkısı…
Deli dolu oluşlarını, dalgalardan almışlardır belki de!..
Hem engellenemez derecede hırçın hem de durgunu su kadar uysaldırlar…

Tuzlu suyun etkisi midir bilinmez ama erkekleri çok yakışıklı, kızlarının güzelliği ise tartışılamaz…
Martılardan öğrenirler özgürlüğü, kara kargalara inat…
Saçlarının rengini meltemden,
gözlerinin rengini ozondan,
tenlerinin beyazı, çakıl taşlarından gelir gibidir…
Çok güzel insanlardır, denize kıyısı olan çocuklar…

Denizin cömertliğinden öğrenirler paylaşmayı mesela…
Onurlu duruşlarının ardındaki en sağlam dayanaktır, derin mavilikler…

Evsiz kalana, şekil değiştirip ev olur bazen deniz…
Aşsız kalana aş, işsiz kalana iş oluverir birdenbire…
Bu nedenle kimseye avuç açmamışlar,
hiç bir zaman aç kalmamışlar,
çıkarları için onurlarını satmaya kalkmamışlardır denize kıyısı olan çocuklar…

Ufuk çizgisini görebildikleri için geniştir bakış açıları…
Deniz yüzünden gelişmiştir yön duyguları…
Adaleti doğadan,
hoşgörüyü iklimin yumuşaklığından,
sevgiyi güneşin ışınlarından alırlar…

Onlar insan ayırmazlar…
Din, ırk, mezhep, renk ve bütün bunlar arasında bir fark tanımazlar…
Denizin bağrında beslediği milyonlarca canlı türünden tanırlar başka dünyaların tanrılarını…
Barış içinde olmaları da denizden gelir, düşmana korkusuz vurmaları da…

Direnişi de denizden öğrenirler, baş kaldırmayı da…
Su gibi uysaldırlar çoğu zaman ve kayayı delerler yeri geldiğinde…
Diğerlerinin pustuğu yerde, kafa tutarlar zalimin en güçlüsüne…

O yüzdendir ki ‘ilk kurşun’u atan da onlardır, son kurşunu da!..
Cesurdurlar denize kıyısı olan çocuklar…

Bence genetik olarak farklıdırlar, denize kıyısı olan çocuklar…

Sımsıcak yürekleri ile sarılabilirler, bir diğerine…
Suyun kendini temizlediği gibi temizlerler kinlerini…
Çoğu zaman affederler düşmanlığı, ….Barışa tutkundurlar…
Deniz kadar berraktır zihinleri…
Her durumda aydınlıktan yanadırlar…
Dünyanın dört yanını, yurdun üç yanını çepeçevre sarmalayıp,
adeta başka bir genetik harita yaratırlar…

Medeniyet onlardan gelir, iç kısımlara onlardan ilerler…
Çakmağı onlar ateşler, ateşi onlar yakar, ışığı onlar saçar,

İzmir’i, Samsun’u, Mersin’i onlar korurlar…
İnsanlığı anlamak isteyen her yürek için,
bir çekim merkezidir; denize kıyısı olan çocuklar…

Sözlerini tutarlar,
yeminlerine ölümüne bağlıdırlar…
Su gibi rakı, okyanus gibi ant içerler!..
Yozluk, yobazlık tanımaz,
gerciyi çiğner geçerler…

Yaratandan sevmeyi,
Peygamberinden adaleti, şefkati,
Atasından, vatanı Cumhuriyet’i,
Denizden sonsuzluğu, özgürlüğü bilirler…

Engel olmaya kalkanların başbelasıdır, Denize Kıyısı Olan Çocuklar…

Merhaba…

M.M.Gökhan YERLİKAYA
mmgyerlikaya@hotmail.com

yerlikaya
pubg uc

1 Yorum

  1. Gökhan bey o kadar doğru bir tespit ki bu! Ve bu tespit ancak bu kadar duru bu kadar güzel anlatılabilirdi. Denize kıyısı olan çocukların diğerlerini de değiştirebilecek kadar çoğalmasını temenni ediyorum. Keyifle bir kaç kez okuduğum yazın için yüreğine sağlık diyorum arkadaşım.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.