Sığacık-Teos sizi çağırıyor, baharla gelenleri görmeniz ve tatmanız için…
Bir Cuma iş çıkışı gelip, Pazar ayrılmak üzere ya da hafta içi üç-dört gün baharı koklamak üzere, toprak, su ve hava çıldırmış gibi tüm nimetleriyle sizi tazelemeye çağırırken. İzmir’de havalimanından 45 dakika uzaklıkta bir yerden gelen bu davet sizi etkilemiyor mu, peki altta okuyacaklarınız?
Sığacık-Teos’taki Maya’da, bölgenin tek kaloriferli otelinde konaklayarak,
- Seferihisar tohum takas şenliğine,
- Alaçatı ot festivaline,
- Urla enginar festivaline katılabilirsiniz. Her üçü de tam anlamıyla özgün her üçü de çıldırtıcı. Gündüz festival ve akşam yarım saatte Maya’nın sükuneti ve otel yöneticisi Volkan Adlığ’ın güleryüzü; işte yakalayabileceğiniz mutluluklardan üçü. Yetmedi mi?
Maya’ya gelerek,
- Maya ekibi tarafından günlük toplanan ebegümeci, çoban düdüğü, hindibağ, hanımeli, yöresel otları ve kayalar arasından toplanan kayakoruğu ile yapılan güzel mezeleri masanızda bulabilir,
- Maya’nın önünden tutulan mevsimlik kalamar, mercan, turna veya barbunu yiyebilir, mandalina marineli turna balığını ise muhtemelen ilk kez tadabilirsiniz.
- Maya Bistronun işletmeci şefi Fatih Kaya’nın bahar mevsimine özel olarak geliştirdiği tariflerden panelenmiş enginar kızartması, taze baklalı zeytinyağlı portakallı fırında enginarı tadarak baharın en güzel hediyesi enginarın lezzetini yeniden keşfedebilir, yöre halkının severek tükettiği ve yerli turistin pazarda uğruna kuyruk beklediği şevket-i bostan bitkisinin en güzel halini tatma fırsatı bulabilirsiniz. Dahası mı?
Maya’da birkaç gün geçirirken, odanızdan çıktığınız anda çimler ve hemen önünde denizle buluşmayı; yemek yerken, Sığacık koyunun neredeyse içinde olmayı; geceleri nemsiz ve oksijen/iyot patlamalı uyumayı yaşarsınız. Karar sizin…
