Sevgili dostlar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından başlatılan ve toplumun her kesiminin katılımıyla Ankara’dan İstanbul’a kadar devam eden Adalet yürüşüne ben toplam 7 gün yaklaşık 150 km eşlik ettim. İzlenimlerimin kısa bir özetini sizlerle paylaşıyorum:
24 gün, 430 km süren yolculukta, kimsenin burnu kanamadı ve tarihin en iddialı ama en barışçı eylemi gerçekleştirildi.
80 yaşındaki baş örtülü teyzemiz bastonuyla, engelli kardeşimiz tekerlekli sandalyesiyle, babalar çocukları omuzlarında, solcu, sağcı, liberal, ülkücü, kürt, vs. bir arada adalet için yürüdü.
Sayın Kılıçdaroğlu protesto edenler için, ” bizim yürüyüş hakkımız varsa, onların da protesto hakkı var, o nedenle onları da alkışlayacağız, çünkü onlar için de adalet istiyoruz” dediğinde kimse bunun dışına çıkmadı. Yürüyenler 100 binleri geçti ve pazar günkü Maltepe Mitingi’ne milyonlar bekleniyor.
Bu ülkenin büyük bir bölümü Cumhuriyetin koruyucusunun kendisi olduğunu kavradı, Kılıçdaroğluyla birlikte yıkılan korku duvarları bir cesaret ve umut iklimi yarattı ve tüm duyarlı yurttaşlar, “taşın altına elini koyma zamanı geldi” dedi.
Adalet yürüyüşü yeni bir tarihin adımlanması ve artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının bir göstergesidir.
Adil bir düzen ve adaletli bir ülke için yürüdük ve kimse çıkıp zaten bu ülkede adalet var diyemedi.
80 milyon için adalet istiyor ve bu ülkeye adalet gelene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.
Bu milada imza atan ve tarihi adımlayan herkese ve dışarıdan destek veren tüm vatandaşlarımıza selamlarımızı gönderiyorum.
Güzel günler yakın…
Tunç Soyer
