Yaklaşık 10 yıl önce Sığacık Kaleiçi’nde, “imkansız” denmesine rağmen dönemin Belediye Başkanı Tunç Soyer tarafından “olacak” denilerek başlatılan ve ilk başta sadece 12 üretici tezgahı ile yola çıkan Sığacık pazarı günümüzde kaleye sığmamaya başladı. Satış yapacak yer bulmak neredeyse imkansız hale geldi. Bu pazarda satış yapabilmek için Seferihisar’da ikamet etme zorunluluğu olduğundan ötürü ilçe dışından bu pazara satıcı olarak katılabilmek imkansız.

Kaleiçi’nde satılan yada kiralanan kafe ve pansiyona dönüştürülen evlerin yeni sahipleri “ben bu evi satın aldım vergisini veriyorum kapımın önünü ben kullanırım” demeye başladılar. “Yeni Sığacıklılar” yıllardır orada tezgah açan, bu pazarın en zor döneminde katılımlarıyla destek veren pazarcıları yerlerinden etme çalışmalarına başladılar.

Bilinmesi gereken tek şey o pazar sayesinde Sığacık mahallesinin bir bütün olduğu ve o pazar sayesinde Pazar gününü dolu dolu geçtiğidir.

Bunu bilerek oradan ev alıp ya da kiralayıp iş yerine dönüştürerek ve belediye her gün baskı yaparak, her gün gelerek “bu pazarcıları önümde istemiyorum” demek, egoizmin zirve noktasıdır. İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından bugün alınan karar gereği artık gıda satışı yapılması söz konusu değildir. Egoizmi buram buram yaşayan bazı iş yeri sahiplerinin, 10 yıldır aynı yerde satış yapıp ve sonuçta kaldırtmayı başardığı esnafın yerine kendi koyduğu gıda ürünlerini de satamayacak.

Yaşadığımız global sorundan ötürü Sığacık pazarının olmazsa olmazı gıda ürünleri ikinci bir emre kadar satılamayacak olması ”Ben vergi veriyorum, kimse benim binamın önünde tezgah açamaz” zihniyetiyle düşünen egoizmi buram buram yaşayanların da, sokaklarda ürettiğini satma çabası içinde olan Ayşe teyzenin, Ahmet abinin hakkını gasp etmek hangi yasada var bunu anlamak anlatmak çok zor.

Sığacık pazarının lokomotifi olan yiyecek sektörü şu an için artık olmayacak; ama gün gelirde tekrar satışa başlanırsa bu kez “Yeni Sığacıklılar” uzun süre boş kalan yerleri sahiplenir mi, yeni bir strateji geliştirirler mi bilinmez.

Ama Seferihisar Belediyesinin kesin bir karar alması bu konuda şart. Kim olursa olsun her hafta pazar günleri Sığacık’ta açılan pazardaki tezgah sahibi eski esnafa hiçbir şekilde kimse tarafından karışılmamalıdır.
Yıllardır emek veren üretici esnaf, Sığacık’ı bugüne getirmede söz sahibi olan Kaleiçi pazarı dışarıdan gelen sermayeye kurban edilmemelidir.

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Köylü Milletin Efendisidir” sözü unutulmamalı, hatta bu söz Sığacık Pazarı’nın görünen yerlerine asılmalıdır.

pubg uc

3 YORUMLAR

  1. Evet aynen size katılıyorum 11 yıldır tezgah kuruyorum ben ve benim gibi gerçek sigaciklilar başkan bu pazarı Sığacıklılara söz verdi.simdi gidin bakın bir tane tanıdık tezgahtar yok herkesin ekmeği dedikte bir de dükkan sahiplerinle uğraş onlar ayrı sıkıntı bakalım pazar olmayınca o dükkan sahipleri ne olacak bunu bir düsünsunler tezgahlar olmayınca dükkanların bir anlamı kalıyormu bunu göreceğiz

  2. bu bilinerek neden acaba belediye hiçbir şey yapmıyor bu konuda bu sermayeye önünü açıyor o dükkanlara gelenlerin hepsi Alaçatı lardan çeşmelerden olan zenginler tutuyordükkanlarına dükkan ekliyorlar oradaki halkı niye düşünmüyor belediye başkanı

Jale Erol için bir yanıt yazın İptal

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.